kirlilik

listen to the pronunciation of kirlilik
Türkçe - İngilizce
dirtiness
contamination
dinge
impurities
grubbiness
(Gıda) noise
nastiness
smudginess
dustiness
grime
mess
kontamine
uncleanliness
dirtiness, filthiness; pollution
impurity
dirtiness, filthiness, pollution, impurity
griminess
filthiness
dinginess
impureness
pollution

From year to year, pollution is worsening. - Kirlilik yıldan yıla kötüleşiyor.

The pollution worsens with each year. - Kirlilik her yıl kötüleşiyor.

filth
kirlilik denetim faaliyetleri
(Çevre) pollution control costs
kirlilik etmeni
(Gıda) fouling factor
kirlilik kontrolü
contamination control
kirlilik kontrolü
pollution control
kirlilik yükü
(Denizbilim) pollution load
kirlilik dağılımı
(Meteoroloji) lofting
kirlilik denetim hattı
(Çevre) contamination control line
kirlilik denetim noktası
(Çevre) contamination control point
kirlilik denetimi
pollution control
kirlilik kaynağı
(Çevre) source of pollution
kirlilik kaynağı
(Çevre) pollution source
kirlilik kontrol hattı
(Askeri) contamination control line
kirlilik kontrol noktası
(Askeri) contamination control point
kirlilik kontrol sahaları
(Askeri) contamination control areas
kirlilik yoğunluk modeli
(Meteoroloji) perturbation model
kirlilik önleyici
antipollution
kimyasal kirlilik
(Çevre) chemical pollution
duman kirlilik bölgesi
(Çevre) smoke pollution area
fiziksel ve kimyasal kirlilik
physical and chemical impurity
genetik kirlilik
(Denizbilim) genetic pollution
kentsel kirlilik
urban pollution
Türkçe - Türkçe
Kirli olma durumu, pislik
Kirli olma durumu, pislik: "Benim ve kardeşimin mektep veya sokak dönüşü kirliliklerimiz yüzünden içlenirdi."- Y. K. Beyatlı
kirlilik