Tom took off his hat and bowed politely.
- Tom şapkasını çıkardı ve kibarca selamladı.
Tom greeted me politely.
- Tom beni kibarca selamladı.
In the amusement park Mary found a boy on his own weeping, and spoke to him gently. Hey, sonny, what is it? Are you lost? Would you like me to take you to the Lost Children Department?
- Eğlence parkında kendi kendine ağlayan bir erkek çocuk buldu, ve onunla kibarca konuştu. Hey, evlat, Sorun nedir? Kayboldun mu? Seni kayıp çocuklar bölümüne götürmemi ister misin?
Tom gently kissed his daughter on the forehead.
- Tom kızını alnından kibarca öptü.
Please treat me nicely now.
- Lütfen şimdi bana kibarca davran.
Tom kissed Mary tenderly on the lips.
- Tom Mary'yi kibarca dudaklarından öptü.
Tom kissed Mary tenderly.
- Tom Mary'yi kibarca öptü.
The girl treated her horse kindly.
- Kız atına kibarca davrandı.
Tom kindly answered the question.
- Tom soruyu kibarca yanıtladı.