All Tom wanted was eight hours of uninterrupted sleep.
- Tom'un bütün istediği sekiz saatlik kesintisiz uykuydu.
Tom got eight hours of uninterrupted sleep.
- Tom kesintisiz sekiz saat uyudu.
Is there a nonstop flight to New York?
- New York'a kesintisiz uçuş var mı?
It has been raining nonstop for three days.
- Üç gündür kesintisiz yağmur yağıyor.
Discussion resumed after a short interruption.
- Kısa bir kesintiden sonra tartışma yeniden başladı.
We couldn't allow any interruptions.
- Biz herhangi bir kesintiye izin veremedik.
There's been a power cut.
- Bir elektrik kesintisi vardı.
The power cuts damaged the computer.
- Elektrik kesintileri bilgisayara zarar verdi.
Many employees had to be laid off due to budget cutbacks.
- Birçok işçi bütçe kesintileri nedeniyle işten çıkarılmak zorundaydı.
I was laid off from my job due to budget cutbacks.
- Bütçe kesintileri yüzünden işten çıkarıldım.