Banks are cutting lending to industrial borrowers.
- Bankalar endüstriyel boçlulara kredi vermeyi kesiyor.
The bread is cutting badly because it's very soft.
- Ekmek çok yumuşak olduğu için zor kesiliyor.
I certainly had no idea Tom was thinking about killing himself.
- Tom'un kendini öldürmeyi düşündüğüne dair kesinlikle fikrim yoktu.
I thought for sure we'd be killed.
- Kesinlikle öldürüleceğimizi düşündüm.
I saw him cut down a tree.
- Onun bir ağacı kestiğini gördüm.
Tom cut down a tree in his yard.
- Tom bahçesindeki bir ağacı kesti.
The truck cut in front of my car.
- Kamyon arabamın önünü kesti.
While I was talking on the telephone with John, the operator cut in.
- Ben John ile telefonda konuşurken, operatör kesti.
I cut myself with a hacksaw.
- Bir demir testeresi ile kendim kestim.
Tom hacked Mary's arm off with a sword.
- Tom Mary'nin kolunu bir kılıçla kesti.
If you cut the tail off of a lizard, it will grow back.
- Bir kertenkelenin kuyruğunu kesersen, o tekrar uzar.
Are you going to cut down all the trees here?
- Buradaki tüm ağaçları kesecek misin?
Tom is cutting corners.
- Tom köşeleri kesiyor.
If you're not out of the shower in five minutes, I'm cutting the hot water!
- Beş dakika içinde duştan çıkmazsan, sıcak suyu kesiyorum!
Upon the day appointed for their execution she cut off her hair and dressed herself as if going to a fete.
- Onların idamı için belirlenen günde, o sanki şölene gidiyormuş gibi saçını kesti ve giyinip kuşandı.
A doctor quickly cut off his left arm and stopped the heavy bleeding.
- Bir doktor derhal onun sol kolunu kesip çıkardı ve ağır kanamayı durdurdu.
He cut his finger with the knife.
- O, bıçakla parmağını kesti.
The tip of the knife is sharp.
- Bıçağın ucu keskindir.
Stop, you're breaking my heart.
- Kes, kalbimi kırıyorsun.
I resolved to break up with her cleanly.
- Onunla ilişkimi tamamen bitirmeye kesin karar verdim.
Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite.
- Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı.
People with amputated limbs continue to feel them as if they were still there.
- Kesilmiş uzuvları olan insanlar onları hâlâ orada gibi hissetmeye devam ediyor.
What you have done is absolutely inexcusable.
- Yaptığın şey kesinlikle affedilmez.
Stop acting like this Tom! I'm tired of this nonsense! Just have done with it already!
- Böyle davranmayı kes Tom! Bıktım bu saçmalıktan! Bırak bu işleri artık!
Tom and his buddies slit the throats of eleven men and women.
- Tom ve onun arkadaşları on bir erkek ve kadının boğazlarını kesti.
The police think that Tom was stabbed before his throat was slit.
- Polisler onun gırtlağı kesilmeden önce, Tom'un bıçaklandığını düşünmektedir.
You're not a child anymore so cut it out!
- Artık bir çocuk değilsin bu yüzden kes artık.