keep an eye on

listen to the pronunciation of keep an eye on
İngilizce - Türkçe
gözkulak olmak
gözetlemek
gözü üzerinde olmak
gözetle
-e göz kulak olmak
Göz kulak olmak

Tom'a göz kulak olmak için sana güveniyorum. - I'm counting on you to keep an eye on Tom.

-e göz kulak olmak, gözü -in üstünde olmak
dikkat etmek
gözünü ayırmamak
keep an eye
gözkulak

Benim için Tom'a gözkulak olmanı istiyorum. - I want you to keep an eye on Tom for me.

Sanırım Tom'a gözkulak olmalıyız. - I think we should keep an eye on Tom.

keep an eye
{f} gözkulak olmak
to keep an eye on
gözü üstünde olmak
İngilizce - İngilizce
To watch and pay attention to

I must keep an eye on this sauce in case it curdles.

follow with the eyes or the mind; "Keep an eye on the baby, please!"; "The world is watching Sarajevo"; "She followed the men with the binoculars"
watch carefully; supervise, watch over (e.g.: "I am keeping an eye on the pot to make sure the stew does not burn"; "Susan is keeping an eye on her younger brother while her parents are away")
keep an eye on

    Türkçe nasıl söylenir

    kip ın ay ôn

    Telaffuz

    /ˈkēp ən ˈī ˈôn/ /ˈkiːp ən ˈaɪ ˈɔːn/

    Etimoloji

    [ 'kEp ] (verb.) before 12th century. Middle English kepen, from Old English cEpan; perhaps akin to Old High German chapfEn to look.