keşfedilemez

listen to the pronunciation of keşfedilemez
Türkçe - İngilizce
undiscoverable
indiscoverable
keşfet
descry
keşfet
{f} reconnoitering
keşfet
{f} scout
keşfet
suss out
keşfet
discover

Who discovered America? - Amerika'yı kim keşfetti?

He discovered a new star. - Yeni bir yıldız keşfetti.

keşfet
{f} scouting
keşfet
{f} exploring

The Europeans began exploring the Americas in the late 15th century. - Avrupalılar, Amerikaları 15. yüzyıl sonunda keşfetmeye başladılar.

He enjoys exploring remote areas. - Uzak bölgeleri keşfetmekten hoşlanır.

keşfet
explore

He wants to explore the uninhabited island. - O, ıssız ada keşfetmek istiyor.

I would really like to explore this cave. - Ben gerçekten bu mağarayı keşfetmek istiyorum.

keşfet
reconnoiter
keşfet
descried
keşfet
ascertain
keşfet
reconnoitre
keşfet
sussout
keşfedilemez