kazıcı

listen to the pronunciation of kazıcı
Türkçe - İngilizce
digger

Aardvarks are excellent diggers. - Karıncayiyenler mükemmel kazıcıdırlar.

I was a grave digger for thirty years. - Ben otuz yıldır bir mezar kazıcısıydım.

excavator
(ayak) fossorial
excavator, digger, scarifier
excavator (person)
engraver (person)
scarifier
grubber
kazı
{i} excavation

Lord Carnarvon financed the excavation of Tutankhamun's tomb. - Lord Carnarvon, Tutankhamun'un mezarının kazısını finanse etti.

Human remains were found during the excavation. - Kazı sırasında insan kalıntıları bulundu.

kazı
{i} dig

He is digging his own grave. - O, kendi mezarını kazıyor.

One man was seen digging with his bare hands. - Bir adam çıplak elleri ile kazı yaparken görüldü.

kazı
(Askeri) grubbing
kazı
carving
kazı
cutting
kazı
excavate
kazı
{f} engraving
kazı
{f} scraping
kazı
engrave
kazı
{f} scraped

She scraped her shoes clean before she entered the house. - O, eve girmeden önce ayakkabılarını kazıyarak temizledi.

Tom scraped the ice off his car windows. - Tom araba pencerelerinden buzu kazıyarak temizledi.

kazı
{f} scrape

He scraped the mud off his boots. - O, çamuru botlarından kazıyarak temizledi.

You can use a tongue scraper to clean your tongue. - Dilinizi temizlemek için bir dil kazıyıcı kullanabilirsiniz.

kazı
stoping
kazı
scratch
kazı
{f} engraved
hendek kazıcı
trencher
hendek kazıcı
ditcher
hidrolik kazıcı
hydraulic excavator
kazı
excavation, dig; carving, engraving
kazı
(act of) engraving
kazı
(maden) workings
kazı
excavating, excavation, digging; archeol. dig
kazı
working
kazı
diggings
kazı
curet
kazı
confidence
kazı
etching
kazı
etch

The incident was etched in his memory. - Olay onun hafızasına kazınmıştı.

mezar kazıcı
gravedigger
çeneli kazıcı
clamshell dredge
Türkçe - Türkçe
Kazı veya oyma işi yapan kimse
Kazı veya oyma işi yapan
Kazı
abataj
Kazı
hafriyat
kazı
Tahta, maden gibi şeyler üzerine yazı veya resim oyma işi, hak
kazı
Tahta, maden gibi şeyler üzerine yazı veya resim oyma işi, hak (II)
kazı
Yer altındaki tarihî değeri olan şeyleri, yapıları ortaya çıkarmak amacıyla arkeologlarca toprağın belli kurallara ve yöntemlere göre kazılması, araştırılması
kazı
Kazaklar'ın at etinden baharatsız ve bibersiz olarak yaptıkları sucuk
kazı
Bir yeri kazma işi, hafriyat
kazı
Yer altındaki tarihsel değeri olan şeyleri, yapıları ortaya çıkarmak amacıyla arkeologlarca toprağın belli kurallara ve yöntemlere göre kazılması, araştırılması
kazıcı