I hope someone is recording this.
- Umarım biri bunu kaydediyor.
Sami was recording Layla.
- Sami, Leyla'yı kaydediyordu.
I recorded our conversation.
- Konuşmamızı kaydettim.
Record the broadcast on tape.
- Yayını kasete kaydet.
She recorded a few sentences.
- Birkaç cümle kaydetti.
I recorded a rugby game on videotape.
- Bir rugby maçını video kasete kaydettim.
Aren't you recording us right now?
- Bizi şimdi kaydetmiyor musun?
Aren't you recording this?
- Bunu kaydetmiyor musun?
They enrolled him as a jury member.
- Onu bir jüri üyesi olarak kaydettiler.
You should have enrolled your children months ago.
- Çocuklarını aylar önce kaydetmeliydin.
I forgot to save the file before switching off.
- Kapatmadan önce dosyayı kaydetmeyi unuttum.
Tom deleted Mary's save files.
- Tom Mary'nin kaydetme dosyalarını sildi.
The thermometer registered minus ten last night.
- Dün gece termometre eksi on derece kaydetti.
Have you registered that here?
- Onu buraya kaydettiniz mi?
When did they register the names of the members?
- Üyelerin adlarını ne zaman kaydettiler?
Have you come to register a crime?
- Bir suçu kaydetmek için mi geldin?