kaybol

listen to the pronunciation of kaybol
Türkçe - İngilizce
get lost!

I am afraid that you will get lost. - Kaybolmuş olabileceğinden korkuyorum.

Wherever I may go, I will get lost. - Nereye gidersem gideyim, ben kaybolurum.

disappear

Tom disappeared without a trace. - Tom bir iz bırakmadan ortadan kayboldu.

To my amazement, it disappeared in an instant. - Benim için sürpriz oldu, o bir anda gözden kayboldu.

got lost
melt away
(Argo) bite me
become lost
get lost

You can't get lost in big cities; there are maps everywhere! - Büyük kentlerde kaybolmazsın, her yerde haritalar var!

I am afraid that you will get lost. - Kaybolmuş olabileceğinden korkuyorum.

gözden kaybol
get lost
kaybol