Tom never loses his cool.
- Tom soğukkanlılığını asla kaybetmez.
Don't lose confidence, Mike.
- Güvenini kaybetme, Mike.
I can't stand losing her.
- Ben onu kaybetmeye dayanamam.
She forgave him for losing all her money.
- O, tüm parasını kaybettiği için onu bağışladı.
Tom lost no time in parting with the money.
- Tom parayı elden çıkarmak için zaman kaybetmedi.
I've lost all my money.
- Bütün paramı kaybettim.
I've mislaid my watch.
- Kol saatimi kaybettim.