Oats have long been food for horses and mules.
- Yulaf uzun zaman atlara ve katırlara yiyecek olmuştur.
I still have bruises where the mule kicked me.
- Katırın beni tekmelediği yerde hâlâ çürüklerim var.
He is stubborn as a mule.
- O bir katır kadar inatçıdır.
He's as stubborn as a mule.
- O bir katır kadar inatçı.