Tom is quite pessimistic.
- Tom oldukça karamsardır.
You're pessimistic, aren't you?
- Sen karamsarsın, değil mi?
You're pessimistic, aren't you?
- Siz karamsarsınız, değil mi?
You're pessimistic, aren't you?
- Sen karamsarsın, değil mi?
His pessimism depressed those around him.
- Onun karamsarlığı etrafındakilerin moralini bozdu.
He's depressed about the result.
- O sonuç hakkında karamsar.
Everyone is entitled to be moody once in a while.
- Herkes ara sıra karamsar olma hakkına sahiptir.
Tom is moody, isn't he?
- Tom karamsar, değil mi?