karşılanmak

listen to the pronunciation of karşılanmak
Türkçe - İngilizce
(İhtiyaçlar, beklentiler vs.) To be satisfied

The needs are satisfied by the new developed recycling system.

to be received
to be met, be welcomed
welcomed
go down
karşıla
meet

When meeting a person for the first time, keep the conversation light. - Biriyle ilk defa karşılaştığında,konuşmayı hafif sürdür.

Do not forget to meet me at the station. - Beni istasyonda karşılamayı unutma.

karşıla
countervail
karşıla
{f} countervailing
karşıla
{f} welcoming

Please help me in welcoming Tom. - Lütfen Tom'u karşılamam da bana yardım et.

Where's the welcoming committee? - Karşılama komitesi nerede?

karşılanma
compensation
ihtiyaçları karşılanmak
be provided for
iyi karşılanmak
(söylev) go down well
karşıla
afford

I don't think I can afford this. - Bunu karşılayabileceğimi sanmıyorum.

Sami can't afford this. - Sami bunu karşılayamaz.

karşıla
defray

The government was compelled to defray the costs of the war. - Hükümet savaş maliyetleri karşılamak zorunda kaldı.

karşıla
counter
sevgiyle karşılanmak
be greeted with love
sevgiyle karşılanmak
be welcomed with love
Türkçe - Türkçe
Karşılama işi yapılmak
karşılanma
Karşılanmak işi
karşılanmak