Tom claims to have encountered supernatural creatures in that wood.
- Tom o ormanda doğaüstü yaratıklarla karşılaştığını iddia ediyor.
We haven't encountered any new problems.
- Yeni bir sorunla karşılaşmadık.
That was our first encounter.
- Bu bizim ilk karşılaşmamızdı.
When your eyes encounter a beautiful woman, knock her out.
- Gözlerin güzel bir kadınla karşılaştığında, onu çok şaşırt.
Your proposal will meet with significant resistance.
- Öneriniz önemli dirençle karşılaşacaktır.
Didn't your mother teach you anything? When you meet with scary people always protect your wallet and your arsehole!
- Annen sana bir şey öğretmedi mi? Korkunç biriyle karşılaştığında cüzdanını koru ve kıçını!
You're going to come up against fierce competition.
- Sıkı bir rekabetle karşılaşacaksın.