karışıklık

listen to the pronunciation of karışıklık
Türkçe - İngilizce
confusion

The accident threw traffic into great confusion. - Kaza, trafiği büyük bir karışıklık içine soktu.

The news created a lot of confusion. - Haber büyük karışıklık yarattı.

clutter
mess

Tom certainly came out of that mess smelling like a rose. - Tom o karışıklıktan bir gül gibi kokarak çıktı.

Who's taking responsibility for this mess? - Bu karışıklık için kim sorumluluk alıyor?

disorder

Disorder prevails in the street. - Sokakta karışıklık hüküm sürüyor.

complication
disorderliness
disturbance
disorganization
cataclysm
misrule
ferment
mix up
complexity
commotion
confusion, disorder
chaos
clamor
dogs dinner
disarrangement
bungle
riot
bedlam
embroilment
clamour [Brit.]
confusion, disorder, muddle, clutter, disarray; turmoil, tumult, disturbance, ferment, turbulence, commotion, chaos; complication
civic turmoil, tumult
turmoil
{i} unrest
turbulent
{i} stir

He's here trying to stir up trouble. - O, burada karışıklık çıkarmaya çalışıyor.

jumble
whirr
disorderly
whir
irregular
scramble
convulsion
miscibility
trouble

He's here trying to stir up trouble. - O, burada karışıklık çıkarmaya çalışıyor.

combustion
distract
ruction
mix-up

There might've been a mix-up. - Bir karışıklık olmuş olabilir.

disarray

After all the merrymaking, the apartment was in great disarray. - Tüm eğlenceden sonra daire büyük bir karışıklık içindeydi.

intricacy
tumble
perturbation
guck
unclearness
promiscuousness
welter
shuffle
misunderstanding
haziness
to-do
foul up
entanglement
pother
mixup
hugger-mugger
hubble-bubble
{i} turbulence
{i} fray
{i} kerfuffle
{i} swirl
{i} clamour
huggermugger
{i} fuss
confuse
snarl up
karışıklık çıkaran
disturbing
karışıklık çıkaran kimse
disturber
karışıklık çıkaran kimse
disorderly person
karışıklık çıkaran kimse
rioter
karışıklık çıkarmak
to stir up trouble, to kick up a row
karışıklık çıkarmak
to incite a tumult, stir up trouble
karışıklık çıkarmak
create a disturbance
karışıklık çıkarmak
cause a disturbance
karışıklık çıkarıcı
rabble rousing
toplumsal karışıklık
public disturbance
ırk ayrımı sonucu olan karışıklık
race riot
Türkçe - Türkçe
karışıklık