kaplumbağa

listen to the pronunciation of kaplumbağa
Türkçe - İngilizce
turtle

Sea turtles have a long lifespan. - Deniz kaplumbağalarının uzun bir ömrü vardır.

We went to see turtles on the beach. - Sahildeki kaplumbağaları görmek için gittik.

(Tabiat Doğa) (sürüngen, Fam: kara kaplumbağaları) [syn.: kara kaplumbağa, tosbağa] turtle, tortoise
tortoise, turtle
tortoise

Did you know there are carnivorous tortoises? - Etçil kaplumbağaların olduğunu biliyor muydun?

The islet resembled a tortoise from afar. - Adacık uzaktan bir kaplumbağaya benziyordu.

slang teardrop-shaped, two-door Volkswagen sedan, bug, beetle
(su) turtle
turtle; tortoise
chelonian
tortoises

Did you know there are carnivorous tortoises? - Etçil kaplumbağaların olduğunu biliyor muydun?

Giant tortoises were decimated by pirates in the 18th and 19th century. - Büyük kaplumbağaların çoğu, 18'inci ve 19'uncu yüzyılda, korsanlar tarafından öldürüldü.

kaplumbağa gibi
1. slow, slow as molasses. 2. at a snail's pace
kaplumbağa kabuğu
shell
kaplumbağa kabuğu
tortoiseshell
kaplumbağa kabuğu
carapace
kaplumbağa yürüyüşü
snail's pace
kaplumbağa yüzgeci
paddle
benekli kaplumbağa
(Hayvan Bilim, Zooloji) emys orbicularis
bir tür kaplumbağa
gopher
elmas sırtlı kaplumbağa
(Hayvan Bilim, Zooloji) malaclemys centrata
elmas sırtlı kaplumbağa
(Hayvan Bilim, Zooloji) diamondback terrapin
kiremitli kaplumbağa
(Tabiat Doğa) (kurbağagiller) hawkbill turtle
yosun kaplı yaşlı kaplumbağa
mossback
Türkçe - Türkçe
Kaplumbağalardan, çok sert ve kemiksi bir kabuk içinde yaşayan, ağır yürüyüşlü, dört ayaklı, sürüngen hayvan (Testudo)
bağa
tosbağa
(Osmanlı Dönemi) DAHR
kaplumbağa yürüyüşü
Çok ağır yürüyüş
kaplumbağalar
Sürüngenlerden, kara ve deniz kaplumbağalarının türlü cinslerini içine alan takım
kaplumbağa