The wall was coated with paint.
- Duvar boya ile kaplıydı.
This bronze statue is coated with patina.
- Bu bronz heykel pasla kaplıdır.
The garden was covered with fallen leaves.
- Bahçe düşmüş yapraklarla kaplıydı.
The hill was all covered with snow.
- Tepe tamamen karla kaplıydı.
The kitchen was lined with pale yellow tiles.
- Mutfak soluk sarı çinilerle kaplıydı.
The streets are lined with old shops.
- Caddeler eski mağazalarla kaplı.
The floor is covered with a thick carpet.
- Zemin kalın bir halı ile kaplıdır.
The ship, covered in thick fog, set sail at dawn.
- Gemi, kalın sisle kaplı, şafakta yola çıktı.
benim kara kaplı bi defterim vardı.