Türkçe - İngilizce
kamaştırıcı teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- gorgeous
- {a} fine, showy, glittering, sumptuous
- If you describe someone as gorgeous, you mean that you find them very sexually attractive. The cosmetics industry uses gorgeous women to sell its skincare products All the girls in my house are mad about Ryan, they think he's gorgeous
- {s} marvelous; wonderful; sumptuous; beautiful or handsome (about a person)
- dazzlingly beautiful; "a gorgeous Victorian gown
- very beautiful
- Imposing through splendid or various colors; showy; fine; magnificent
- dazzlingly beautiful; "a gorgeous Victorian gown"
- If you say that something is gorgeous, you mean that it gives you a lot of pleasure or is very attractive. gorgeous mountain scenery It's a gorgeous day Some of the Renaissance buildings are gorgeous. = beautiful + gorgeously gor·geous·ly She has a gorgeously warm speaking voice
- If you describe things such as clothes and colours as gorgeous, you mean they are bright, rich, and impressive. a red-haired man in the gorgeous uniform of a Marshal of the Empire. + gorgeously gor·geous·ly gorgeously embroidered clothing
- göz kamaştırıcı
- dazzling
- göz kamaştırıcı
- gorgeous
She was a gorgeous girl of 22.
-O 22 yaşında göz kamaştırıcı bir kızdı.
I think you're gorgeous.
-Bence göz kamaştırıcısın.
- göz kamaştırıcı
- brilliant, flashy, wonderful
- göz kamaştırıcı
- blinding
The light on the snow was blinding.
-Kardaki ışık göz kamaştırıcıydı.
- göz kamaştırıcı
- harsh
- göz kamaştırıcı
- glaring
- göz kamaştırıcı
- doggy
- göz kamaştırıcı
- flaring
- göz kamaştırıcı
- glamorous
- göz kamaştırıcı
- incandescent
- göz kamaştırıcı
- resplendent
- göz kamaştırıcı kadın
- dazzler
- göz kamaştırıcı ışık
- glare
İlgili Terimler
Kürtçe - Türkçe
kamaştırıcı teriminin Kürtçe Türkçe sözlükte anlamı
- kamaş
- erken kesilip kurutulan tütün
İlgili Terimler
kamaştırıcı
Heceleme
ka·maş·tı·rı·cıResimler
Geçmiş
Favoriler