Layla's body was removed.
- Leyla'nın cesedi kaldırıldı.
The obstacles to our progress have been removed at last.
- İlerlememize engel olan şeyler eninde sonunda kaldırıldı.
She removed the dishes from the table.
- Bulaşıkları masadan kaldırdı.
She removed the papers from the desk.
- Kağıtları masadan kaldırdı.
She removed the dishes from the table.
- Bulaşıkları masadan kaldırdı.
First, remove the burrs.
- Önce çapakları kaldırın.
He wouldn't even lift a finger.
- Bir parmağını bile kaldırmazdı.
I forgot to lift the receiver before dialing the number.
- Numarayı çevirmeden önce alıcıyı kaldırmayı unuttum.
Tom is lifting weights.
- Tom ağırlık kaldırıyor.
My hobby is weight lifting.
- Hobim ağırlık kaldırmak.