kalıcılaştırmak

listen to the pronunciation of kalıcılaştırmak
Türkçe - İngilizce
to make it permanentsustainpreserveretain
maintain
kal
{f} remain

Words fly away, the written remains. - Söz uçar, yazı kalır.

How many days will you remain in London? - Londra'da ne kadar kalacaksın?

kal
devolve
kal
hover over
kal
{f} stay

I want to stay here longer. - Burada daha uzun kalmak istiyorum.

I can't stay here forever. - Sonsuza dek burada kalamam.

kal
{f} staying

Kentaro is staying with his friend in Kyoto. - Kentaro, arkadaşıyla Kyoto'da kalıyor.

My uncle is staying in Hong Kong at present. - Amcam şu anda Hong Kong'da kalmaktadır.

kal
{f} remaining

The door remaining locked up from inside, he could not enter the house. - Kapı içeriden kilitli kaldığı için, o, eve giremedi.

Let's quickly finish the remaining work and go out for some drinks. - Kalan işi çabucak bitirelim ve dışarı biraz içmeye gidelim.

kal
word, talk
kal
snub
kal
remains

The problem remains to be solved. - Sorun çözülmeden kalır.

The hotel remains closed during the winter. - Otel kış boyunca kapalı kalır.

İngilizce - İngilizce

kalıcılaştırmak teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

kal
Era
kal
Strife
Türkçe - Türkçe
kalıcı hale getirmek
KAL
(Osmanlı Dönemi) (A, uzun okunur) Söz
kal
Bir düşünceyi anlatabilmek için art arda söylenen kelime dizisi
kal
Koparma, sökme
kal
Söz, lakırtı, laf
kal
(Osmanlı Dönemi) bir şeyi kökünden çekip koparmak, azletmek
kal
çekirge
kal
Maden külçelerinin eritilip arındırılması
kal
Laf, söz
kal
Söz, lakırdı, laf
kal
Koparma, sökme, kökünden söküp atma
kal
Bir alaşımdaki madenlerin erime derecesi farkından yararlanarak bunları birbirinden ayırma işlemi
kal
Söz laf
kâl
(Osmanlı Dönemi) söz
İngilizce - Türkçe

kalıcılaştırmak teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

KAL
(Askeri) kritik unsurlar listesi (key assets list)
kalıcılaştırmak