kadar çok

listen to the pronunciation of kadar çok
Türkçe - İngilizce
as plentiful as
as many as

I'll give you as many as you like. - Sana istediğin kadar çok sayıda vereceğim.

He reads as many as twenty books every week. - O her hafta yirmi kadar çok sayıda kitap okur.

as much as

Tom didn't trust Mary as much as she trusted him. - Onun Tom'a güvendiği kadar çok Tom Mary'ye güvenmiyor.

Tom says he's willing to spend as much as $300 on that gizmo you're trying to sell. - Tom onun senin satmaya çalıştığın o zımbırtıya 300 dolar kadar çok harcamaya istekli olduğunu söylüyor.

mümkün olduğu kadar çok
as much as possible
yeteri kadar çok
substantially
akıl almayacak kadar çok
as much as you can't even imagine
ne kadar çok
how much
sayılamayacak kadar çok olan
with countless
bu kadar çok
this much

I never knew swimming could be this much fun. - Yüzmenin bu kadar çok eğlenceli olabileceğini bilmiyordum.

I haven't had this much fun in years. - Yıllardır bu kadar çok eğlenmedim.

buraya kadar çok iyi
so far so good
ne kadar çok olursa o kadar iyi
the more the better
kadar çok