She has started to get a few wrinkles around her eyes.
- O, gözlerinin etrafında birkaç kırışıklık edinmeye başladı.
Would you like to know how to prevent getting wrinkles?
- Kırışıklıkları nasıl önleyeceğini bilmek istiyor musun?
Your shirt is pretty wrinkled.
- Gömleğin oldukça kırışık.
His slacks are all wrinkled.
- Onun pantolonlarının hepsi kırışık.