She has a cute giggle.
- Onun sevimli bir kıkırdaması var.
Giggles rippled through the audience.
- Seyirciler arasında kıkırdamalar yayıldı.
Tom started giggling.
- Tom kıkırdamaya başladı.
She has a cute giggle.
- Onun sevimli bir kıkırdaması var.
Tom giggled girlishly.
- Tom kız gibi kıkırdadı.