kâfi̇r

listen to the pronunciation of kâfi̇r
İngilizce - Türkçe

kâfi̇r teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

kafir
kaffir
Türkçe - Türkçe
(Osmanlı Dönemi) Hakkı görmeyen ve örten. İyilik bilmeyen. Allah'ı inkâr eden. Dinsiz. İmanın esaslarına veya bunlardan birine inanmayan. Mülhid.Arkadaş! İman, bütün eşya arasında hakiki bir uhuvveti, irtibatı, ittisali ve ittihad rabıtalarını te'sis eder.Küfür ise, bürudet gibi bütün eşyayı birbirinden ayrı gösterir ve birbirine ecnebi nazarıyla baktırır. Bunun içindir ki, mü'minin ruhunda adavet, kin, vahşet yoktur. En büyük bir düşmaniyle bir nevi kardeşliği vardır. Kâfirin ruhunda hırs, adavet olduğu gibi nefsini ilti
kafir
Tanrı'nın varlığını ve birliğini inkâr eden (kimse)
KAFÎR
(Osmanlı Dönemi) Hayvan tersi
kafir
Genellikle Müslüman olmayanlara verilen ad
kafir
Sevilen birine takılmak, sitem etmek için kullanılan bir seslenme sözü: "Kâfir; edalı edalı uzaktan el etti..."- A. İlhan
kafir
Acımasız, zalim
kafir
Sevilen birine takılmak, sitem etmek için kullanılır
kafir
Tanrı'nın varlığını inkâr eden (kimse)
kafir
Genellikle Müslüman olmayanlara verilen ad: "Kâfirin güçsüz noktaları, köprüleri, kaleleri öğreniliyordu."- N. Araz
kâfir
(Osmanlı Dönemi) Allah'ı ve İslâmiyeti inkâr eden, dinsiz
Kâfir
(Osmanlı Dönemi) ŞEDDAD
Kâfir
(Osmanlı Dönemi) SAKARE
adüvvü kafir
(Osmanlı Dönemi) kâfir düşman
kâfir
(Osmanlı Dönemi) gavur
İngilizce - İngilizce

kâfi̇r teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

kafir
Infidel, pagan, non-believer; a non-Muslim aside from ahl al-kitab (Christians, Jews, etc.)
kafir
Infidel, pagan, non-believer; any non-Muslim.Shaykh Al-Islam ibn Taymiyyah (Rahimullah) v27 p264: “Whosoever does not forbid people from the deen of the Jews and Christians after the prophethood of the messenger Muhammad (saw) nor declares them kafir nor hates them, he is not a Muslim by the consensus of ALL Muslims, their scholars and the general public.”
kafir
Infidel, pagan, non-believer; any non-Muslim
kafir
They inhabit the country north of Cape Colony, the name being now specifically applied to the tribes living between Cape Colony and Natal; but the Zulus of Natal are true Kaffirs
kafir
One of a race which, with the Hottentots and Bushmen, inhabit South Africa
kafir
an offensive term for any Black African
kafir
a member of the Kafir people in northeastern Afghanistan
kafir
{i} person who is not a Muslim (used among Muslims); Kaffir, nonbeliever, infidel (Islamic); black South African person (derogatory); type of tropical African sorghum
kafir
One of a race inhabiting Kafiristan in Central Asia
Türkçe - İngilizce

kâfi̇r teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

kâfir
heretic

She was accused of being a heretic. - O, bir kafir olmakla suçlandı.

kâfir
infidel
kâfir
heathen
kafir
infidel
kafir
Kafir (Arabic: ; plural ) is a term used in a Islamic doctrinal sense, usually translated as "unbeliever" or "disbeliever", or sometimes "infidel". The term refers to a person who rejects God or who hides, denies, or "covers" the truth. The Quran also uses the word for Muslims; in Sura 2 Verse 256, it asks them to take upon themselves the action of "Kofr" of all unjust idols, persons or powers
kâfir
infidel, unbeliever; (a) non-Muslim
kâfir
(Konuşma Dili) damned, damn
kâfir
profane
kâfir
blasphemous

The translators of the Bible were considered blasphemous. - İncil çevirmenleri kafir olarak düşünüldü.

kâfir
misbeliever
kâfir
unbeliever

They behave towards Muslims in a way in which no Muslim would behave towards an unbeliever. - Onlar müslümanlara hiçbir müslümanın kâfire karşı davranmadığı şekilde davranıyorlar.

kâfir
unbeliever, Non-Muslim, infidel
kâfir
unbelieving; non-Muslim
kâfir
blasphemer
kâfir
(Konuşma Dili) devil, rogue, scamp
kâfir
unbelieving
kafir sayma
Unbelievers counting
kafir
impious
kafir
heretical
kâfir
pagan
kafir
paynim
kâfir
faithless