O, bana orada kimsenin olup olmadığını sordu.
- He asked me whether anybody was there.
Savaş kimseyi mutlu etmez.
- War doesn't make anybody happy.
Odada hiç kimse yoktu.
- There was hardly anyone in the room.
Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler.
- They said they hadn't seen anyone.
Ofisteki hiç kimseyle uyuşmuyor.
- He doesn't get along with anybody in the office.
Lütfen hiç kimseye söyleme.
- Please don't tell anybody.
Ben asla herhangi bir kimseyi öldürmedim.
- I never murdered anybody.
O, herhangi birisine olabilirdi.
- It could happen to anyone.
Cevaplayabilecek herhangi birisi var mı?
- Is there anyone who can answer?
Herhangi birisi Tom'la konuştu mu?
- Has anybody talked to Tom?
Herhangi birisi not tuttu mu?
- Did anybody take notes?
Herhangi biri ve herkes yurtdışına gitmek ister.
- Anybody and everybody wants to go abroad.
Dev herkes tarafından sevilmiyordu.
- The giant was not loved by anybody.
Tom'un birisini öldürdüğünü sanmıyorum.
- I don't think Tom killed anybody.
Birisiyle arkadaş olmada çok yavaş.
- He is very slow at making friends with anybody.
Odada hiç kimse yoktu.
- There was hardly anyone in the room.
Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler.
- They said they hadn't seen anyone.
Birisi müziğe olan ilgisini geliştirebilir.
- Anyone can cultivate their interest in music.
Herhangi biri onu yapabilir.
- Anyone could do that.
Onlar hiç kimseyi görmediklerini söylediler.
- They said they hadn't seen anyone.
Her kimin ihtiyacı olursa ona yardım et.
- Give help to anyone who needs it.
Bunu kim olsa yapabilir.
- Anybody could do this.
Tom herhangi birinin Mary hakkında bir şey bilip bilmediğini sordu.
- Tom asked if anybody knew anything about Mary.
Herhangi biri katılabilir.
- Anybody can participate.