Mahkûm cezaevi duvarının altında bir delik açtı.
- The prisoner dug a hole under the prison wall.
Sen hapishaneden çıkıncaya kadar o evlenmiş olacak.
- By the time you get out of prison, she'll have been married.
Hapishaneden çıktığımda, Tom tekrar ayaklarımın üstünde durmama yardımcı oldu.
- When I got out of prison, Tom helped me get back on my feet.
Tom on yıl önce cezaevinde öldü.
- Tom died in prison ten years ago.
Tom geçen ay cezaevinden serbest bırakıldı.
- Tom was released from prison last month.
Hapishaneden çıkmanı bekledim.
- I waited for you to get out of prison.
Polis seni hapishaneye koyacak.
- The police will put you in prison.