Devenin belini kıran son saman çöpü.
- The last straw breaks the camel's back.
Son olarak o Amerika'ya gitti.
- Lastly, she went to America.
Tom son dört yılda iki kez alkollü araba sürmekten mahkûm edildi.
- Tom has been convicted of drunken driving twice in the last four years.
Geçen sene kurulan lunapark sağolsun şehir popüler oldu.
- Thanks to the amusement park built last year, the city has become popular.
Onun geçen aydan beri hasta olduğunu duydum.
- I hear he has been ill since last month.
Son olarak ailemle birlikte Disneyland'a gittiğimden beri uzun zaman oldu.
- It has been so long since I last went to Disneyland with my family.
Son olarak o Amerika'ya gitti.
- Lastly, she went to America.
Çin'e gittiğim en son zaman, Şangay'ı ziyaret ettim.
- The last time I went to China, I visited Shanghai.
Tom'u en son ne zaman gördün?
- When did you last see Tom?
Konuşma otuz dakika sürdü.
- The speech lasted thirty minutes.
Sürücü ehliyetimi geçen ay yenilettim.
- I had my driver's license renewed last month.
Ölüm hiçbir şey. Bu yüzden yaşamla başla, daha az komik ve daha uzun sürer.
- Dying is nothing. So start with living, it's less funny and it lasts longer.
Dün gece babam huzurlu bir ölümle öldü.
- My father died a peaceful death last night.
Son kez bir ağaca ne zaman tırmandığımı hatırlamıyorum.
- I don't remember the last time I climbed a tree.
O, son kez yaptığından daha iyi yaptı.
- He has done better than last time.
The tonnage of the Duyfken of Harmensz's fleet is given as 25 and 30 lasten.
More rain is the last thing we need right now.
When we last met, he was based in Toronto.
Summer seems to last longer each year.