I like watching Code Lyoko.
- Code Lyoko'yu izlemeyi seviyorum.
My father usually watches television after dinner.
- Babam genellikle akşam yemeğinden sonra televizyon izler.
The police have traced her to Paris.
- Polisler onu Paris'e kadar izledi.
There were traces of blood inside Dan's car.
- Dan'ın arabasının içinde kan izleri vardı.
The hunter followed the bear's tracks.
- Avcı ayının izlerini takip etti.
I followed the deer's tracks.
- Ben geyiğin izlerini izledim.