Tom is generous and good natured.
- Tom cömert ve iyi huyludur.
She is not beautiful, certainly, but she is good-natured.
- O kesinlikle güzel değil ama iyi huylu.
My mother is carefree, cheerful and good-natured.
- Annem, kaygısız, neşeli ve iyi huyludur.
She is a well-mannered girl.
- O iyi huylu bir kızdır.
The ideal woman for me would be well-mannered, intelligent and a polyglot.
- Benim için ideal kadın, iyi huylu, akıllı ve birçok dilli olacaktır.
The results of Tom's biopsy show that the tumor is benign.
- Tom'un biyopsi sonuçlarına göre, tümör iyi huyludur.