istila edilmiş

listen to the pronunciation of istila edilmiş
Türkçe - İngilizce
infested

We found out that the house is infested with garter snakes. They're everywhere. - Evin küçük yılanlarla istila edilmiş olduğunu öğrendim. Onlar her yerde.

Tom's apartment is infested with cockroaches. - Tom'un dairesi hamamböcekleri tarafından istila edilmiş.

past of infest
(often followed by `with' or used in combination) troubled by or encroached upon in large numbers; "waters infested with sharks"; "shark-infested waters"; "the locust-overrun countryside"; "drug-plagued streets
{s} overrun, teeming; repeatedly harassed (as with pests or vermin)
istila et
pervade
istila et
{f} infested
istila et
{f} pervading
istila et
infest
istila et
invade

In 1950, North Korea invaded South Korea. - 1950'de Kuzey Kore Güney Kore'yi istila etti.

The Umayyad armies invaded Spain in 711. - Emevi orduları 711'de İspanya'yı istila etti.

istila edilmiş