I cannot disclose any information about the informant.
- İspiyoncu hakkında herhangi bir bilgi ifşa edemem.
The school telltale reported Tom to the principal for smoking behind the gym.
- İspiyoncu öğrenci Tom'un spor salonunun arkasında sigara içtiğini müdüre söyledi.
I'm not a tattletale.
- Ben bir ispiyoncu değilim.