ismarlama

listen to the pronunciation of ismarlama
Türkçe - Türkçe
(Osmanlı Dönemi) Sipariş verme, emanet etme. Hususi siparişle yaptırılmış, hazır alınmayan
ısmarlama
Haute couture' (Türkçe okunuşu: otkutür) kişinin özel beğenisine göre tasarlanmış, özel tasarım elbise anlamına gelen ve Fransızca'dan gelen bir moda terimidir. Tam karşılığı ise "ısmarlama"dir. Buna karşın, her özgün ya da kişiye özel yapılan tasarım haute couture olarak sınıflandırılamaz. Genellikle üst gelir seviyesinde elit müşterilerin beğenisine göre hazırlanan giyim türüdür. Yani kişinin kendi tercihlerine (renk, aksesuar, taşlar v.b.) göre yapılan tasarımlardır. Gelinlik buna en iyi örneklerden biridir
ısmarlama
Ismarlanarak yaptırılan
ısmarlama
İçten olmayan, baştan savma
ısmarlama
Ismarlamak işi, sipariş
ısmarlama
Ismarlanarak yaptırılan. İçten olmayan, baştan savma
Türkçe - İngilizce

ismarlama teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı

ısmarlama
{i} treat

I'd like to treat you to lunch to thank you for all your help. - Tüm yardımlarına teşekkür etmek amacıyla sana öğle yemeği ısmarlamak istiyorum.

Would you please allow me to treat you to dinner next week? - Lütfen önümüzdeki hafta sana akşam yemeği ısmarlamama izin verir misin?

ısmarlama
{s} ordered
ısmarlama
tailored
ısmarlama
custom

The cables were custom-made. - Kablolar ısmarlamaydı.

ısmarlama
order

Would you like me to order it? - Onu ısmarlamamı ister misiniz?

I did not order this. - Ben bunu ısmarlamadım.

ısmarlama
custom made
ısmarlama
ordering
ısmarlama
made to order
ısmarlama
made to measure
ısmarlama
bespoke
ısmarlama
having (someone) make (something) to order
ısmarlama
placement
ısmarlama
tailormade
ısmarlama
telling (someone) to bring (something); ordering (something); requesting (someone) to bring (something), asking (someone) to bring or get (something)
ısmarlama
entrusting (someone, something) to (someone)
ısmarlama
forced, artificial, put-on
ısmarlama
tailor-made (article of clothing)
ısmarlama
made-to-order, custom-made
ısmarlama
treating (someone) to (something), buying (someone) (something)
ısmarlama
ordering; ordered, made-to-measure, made-to-order; bespoke
ısmarlama
made-to-order
ısmarlama
slapdash, done in a slapdash way, slipshod
ısmarlama
commission
ısmarlama
warning (someone) not to do something; telling (someone) to do something
ısmarlama
madetoorder