involving gainful employment in something often done as a hobby

listen to the pronunciation of involving gainful employment in something often done as a hobby
İngilizce - Türkçe

involving gainful employment in something often done as a hobby teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

paid
{s} paralı
paid
{s} maaşlı
paid
(Bilgisayar) ödendi

Satın alındı ve ödendi. - It's been bought and paid for.

Tom bugün para ödendiğinden beri aşırı cömert. - Tom is flush with money since he got paid today.

paid
ödenmek

Aslında bunu yapmak için bana para ödenmektedir. - I'm actually paid to do this.

paid
{f} öde

Ona beş dolar ödedim. - I paid five dollars to him.

Ona beş dolar ödedim. - I paid him five dollars.

paid
verginli
paid
ödenen

Ben gerekli vize ücretleri ödenene kadar seyahata gidemeyeceğim. - I won't be able to go travelling until the requisite visa fees are paid.

Okullar ve yollar vergilerle ödenen hizmetlerdir. - Schools and roads are services paid for by taxes.

paid
f., bak. pay
paid
pay öde
paid
ücretli,v.öde: adj.ödenmiş
paid
{s} ücretli

Dün bir gün ücretli izin aldım. - I took a paid day off yesterday.

Tom'un hastalık maaşı, ücretli tatili ve ücretli mesaisi yok. - Tom has no sick pay, no paid vacation and no paid overtime.

paid
{s} ödenmiş

Ben sadece ne yapmak için ödenmişsem onu yaparım. - I only do what I'm paid to do.

İngilizce - İngilizce
paid
paid-
nonrecreational
involving gainful employment in something often done as a hobby

    Heceleme

    in·vol·ving gain·ful em·ploy·ment in some·thing of·ten done as a hob·by

    Türkçe nasıl söylenir

    învälvîng geynfıl employmınt în sʌmthîng ôftın dʌn äz ı häbi

    Telaffuz

    /ənˈvälvəɴɢ ˈgānfəl emˈploimənt ən ˈsəmᴛʜəɴɢ ˈôftən ˈdən ˈaz ə ˈhäbē/ /ɪnˈvɑːlvɪŋ ˈɡeɪnfəl ɛmˈplɔɪmənt ɪn ˈsʌmθɪŋ ˈɔːftən ˈdʌn ˈæz ə ˈhɑːbiː/