Tom ve Mary bütün arkadaşlarına düğün davetiyelerini postaladı.
- Tom and Mary mailed wedding invitations to all of their friends.
Dün davetiyeleri gönderdik.
- We've sent the invitations yesterday.
Sana davetiye gönderemem.
- I can't send you the invitation.
Mary konser için bir davetiyeyi geri çevirdi.
- Mary declined an invitation to the concert.
Onun davetini kabul ettim.
- I accepted her invitation.
Ben, davet için minnettarım.
- I'm grateful for the invitation.