O, ara sıra toplantılara katılır.
- He attends meetings off and on.
Tom ve Mary bir yıldır ara sıra çıkıyorlardı.
- Tom and Mary have been dating off and on for a year.
Cildin, yılan gibi periyodik olarak dökülüyor.
- Like a snake, you periodically shed your skin.
Bu sabahtan beri ara sıra yağmur yağıyor.
- It has been raining on and off since this morning.
Dün geceden beri ara sıra yağmur yağıyor.
- It has been raining on and off since last night.
Bütün gün kesintili olarak yağmur yağdı.
- It rained on and off all day.
Tom kesintili olarak saatlerce ağladı.
- Tom cried on and off for hours.
Intermittent bugs are most difficult to reproduce.
With so much worry, I only slept off and on last night.
With so much worry, I only slept on and off last night.