Onun istenilenden çok farklı bir etkisi vardı.
- It had an effect very different from the one intended.
Sanırım bu sizin için tasarlanmış.
- I think this was intended for you.
Çocuklar için tasarlanmış kitap yetişkinleri eğlendiriyor.
- Intended for children, the book entertains grown-ups.
Genç insanlara yönelik kitaplar iyi satacaktır.
- Books intended for young people will sell well.
Bu ders kitabı yabancı öğrencilere yöneliktir.
- This textbook is intended for foreign students.
İşler planlandığı gibi gitmedi.
- Things did not go as intended.
Şimdiye kadar ev ödevimi bitirtmeyi planlamıştım.
- I'd intended to have my homework finished by now.
Genç insanlara yönelik kitaplar iyi satacaktır.
- Books intended for young people will sell well.
Bu ders kitabı yabancı öğrencilere yöneliktir.
- This textbook is intended for foreign students.
Mary en fazla iki çocuk doğurmayı amaçlamaktadır.
- Mary intends not to give birth to more than two children.
Mary en fazla iki çocuk doğurmayı istemektedir.
- Mary intends not to give birth to more than two children.
Derhal başlamaya niyet ettim.
- I intended to start at once.
Üniversiteden mezun olduğumda ne olmaya niyet ettiğim bana amcam tarafından soruldu.
- I was asked by my uncle what I intended to be when I graduated from college.
Bu ders kitabı yabancı öğrencilere yöneliktir.
- This textbook is intended for foreign students.
Genç insanlara yönelik kitaplar iyi satacaktır.
- Books intended for young people will sell well.
Dotage, fatuity, or folly is for the most part intended or remitted in particular men, and thereupon some are wiser than others .
... So let's kick off, no pun intended, ...
... intake form that are really intended to help people ...