ör: integrated circuit-bütünleşik devre.
İşi zevkle birleştirmek zordur.
- It is hard to combine business with pleasure.
Tom ve Mary John'a bir hediye almak için paralarını birleştirdiler.
- Tom and Mary combined their money to buy a present for John.
Bunları bu şekilde birleştirirsen; 14 girişli bir USB çoklayıcı elde edersin.
- If you combine them in this way, you get a 14 port USB hub.
Fotolitografi entegre devreler yapmak için kullanılır.
- Photolithography is used to make integrated circuits.
Bu buzdolabının entegre buz ve su dağıtıcısı vardır.
- This refrigerator has an integrated ice and water dispenser.
Çok Fransızca kelime biliyorum ama cümle içinde bir araya getirmekte zorlanıyorum.
- I know a lot of French words, but it's difficult for me to combine them into sentences.
Bugünün modern traktörleri ve biçerdöverleri yüksek teknoloji ile donatılmıştır.
- Today's modern tractors and combines are equipped with high technology.
We integrated the new command sequence into the new release.
... gym but what if your Android device could integrate more fully with your workout. ...
... We plan to integrate more and more services into the IDE. ...