Kitapların hepsi öğretici değil.
- Not all of the books are instructive.
Hikaye hem ilginç hem de öğretici.
- The story is at once interesting and instructive.
Bence Tatoeba hoş ve eğitici bir uğraştır.
- In my opinion, Tatoeba is a pleasant and instructive pastime.
Bu eğitici bir kitap.
- This is an instructive book.
Bu kitap hem ilginç hem de öğretici.
- This book is both interesting and instructive.
Sürüş öğretmenim daha sabırlı olmam gerektiğini söylüyor.
- My driving instructor says I should be more patient.
İnsanlara öğretmek için hayvanları kullanırım.
- I use animals to instruct people.
Sizde benim otoriter bir eğitmen olduğumu bilseniz iyi olur.
- You may as well know that I am a strict instructor.
Tom'da iyi bir eğitmen.
- Tom is also a good instructor.
Well, that was an instructive lesson.
Listen carefully when someone instructs you to assemble.
... PRESIDENT OBAMA: Well, I think ' let's talk about taxes because I think it's instructive. ...