instead of.

listen to the pronunciation of instead of.
İngilizce - Türkçe
yerine

Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar. - In the first years that Coca-Cola was produced, it contained cocaine. In 1914, cocaine was classified as a narcotic, after which they used caffeine instead of cocaine in the production of Coca-Cola.

İşe gitmek yerine bütün gün evde kaldım. - I stayed at home all day instead of going to work.

onun yerine

Neden onun yerine ben dövülürüm? - Why am I getting beaten up instead of him?

Onun yerine ablası onlarla gitti. - Instead of her, her sister went with them.

maktansa
in place of
yerine

Patronunun yerine toplantıya katıldı. - He attended the meeting in place of his boss.

Oraya senin yerine gideceğim. - I will go there in place of you.

in place of
-in yerine
in place of
karşılık olarak
instead of
mek yerine
i/o
(Askeri) giriş-çıkış
i/o
giriş / çıkış
in place of
ivazına
instead of
ivazına
instead of
(önek) -in yerine
i/o
bk. Input/Output
i/o
(Askeri) (INPUT/OUTPUT) GİRDİ/ÇIKTI, GİRİŞ VEYA ÇIKIŞ VEYA HER İKİSİ
i/o
G/Ç
İngilizce - İngilizce
in place of
i/o
in lieu of; in place of; rather than

He walked to school instead of taking the car.

In place of; rather than: ordered chicken instead of fish
in place of
rather than

Rather than cutting down on cigarettes, why don't you just give them up? - Instead of cutting down on cigarettes, why don't you just give them up?

instead of.

    Heceleme

    in·stead of

    Videolar

    ... or -- instead of calling you, you know, Johnny, she calls ...
    ... but I like the fact that you said rights instead of property rights, because I think that we ...