injured and without the possibility of full repair, defective.

İngilizce - Türkçe

injured and without the possibility of full repair, defective. teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

bum

{i} otlakçı

Bir otlakçı çalışma numarası yapmayan biridir. - A bum is someone who doesn't pretend to work.

bum

anaforcu kimse

bum

göt gezdirmek

bum

otlanmak

bum

(sıfat) berbat, beş para etmez, bozuk

bum

otlakçı kimse

bum

{i} serseri

Serseri gibi giyinip gelme. - Don't come dressed like bums.

İşe geri dön, seni tembel serseri! - Get back to work, you lazy bum!

bum

{s} berbat

Ben bütünüyle berbattım. - I was totally bummed.

bum

otlakçılıkla geçinmek

bum

{s} bozuk

Onun sıska bir sakalı bozuk bir bacağı var. - He has a scraggly beard and a bum leg.

bum

serseri, başıboş adam

bum

slang otlamak

bum

{i} anaforcu

bum

i., argo

bum

{f} aylaklık etmek

bum

(isim) serseri; kaba et; popo; aylak, otlakçı, anaforcu, dilenci

bum

ödünç alıp

bum

{i} kaba et

bum

İng. kıç, makat. f. 1

İngilizce - İngilizce

injured and without the possibility of full repair, defective. teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

bum

I can't play football anymore on account of my bum knee.

Heceleme

in·jured and with·out the pos·si·bi·li·ty of full repair, de·fec·tive