We inhabited Istanbul for a long time.
Bu ülkede yaşayanların çoğu Sünni Müslümandır.
- In this country, most of the inhabitants are Sunni Muslims.
Yerliler bu bölgede yaşadılar.
- Indians inhabited this district.
Abd sömürgesi olduğundan beri Porto Riko'nun devlet başkanı Abd devlet başkanıdır ama Porto Riko sakinlerinin Abd devlet başkanlığı seçimlerinde oy kullanmasına izin verilmez.
- Since Puerto Rico is a US colony, Puerto Rico's head of state is the President of the USA, but inhabitants of Puerto Rico are not allowed to vote in US presidential elections.
O, bu kasabanın sakinleri tarafından bir yetkili seçildi.
- He was elected an official by the inhabitants of this town.
Flevoland 1.400 km²'nin üzerinde araziye ve 400.000'in üzerinde nüfusa sahiptir.
- Flevoland now has over 1,400 km² of land and over 400,000 inhabitants.
Brezilya'nın hemen hemen 200 milyon nüfusu vardır.
- Brazil has almost 200 million inhabitants.
Bu alandaki adaların çoğu iskan edilmiş.
- Most of the islands in this area are inhabited.
Burada oturanların bu alandan geçmelerine izin verilmedi.
- It was not permitted that the inhabitants trespass in the area.
Libya'daki Yefren şehrinin 30.000 oturanı var.
- The city of Yefren in Libya has 30,000 inhabitants.
Aslında, yerleşik halk radyoaktif ışınlara maruz kalmaktadır.
- In fact, the inhabitants have been exposed to radioactive rays.