Salata; zeytinyağı, kruton ve fındık olmadan tamamlanmamıştır.
- The salad is incomplete without olive oil, croutons and nuts.
O tamamlanmamış bir cümle.
- That is an incomplete sentence.
Yol tarifi eksik görünüyor.
- The directions seem incomplete.
O eksik olarak oluşan kalp kapağı ile doğdu.
- He was born with an incompletely formed heart valve.
O eksik olarak oluşan kalp kapağı ile doğdu.
- He was born with an incompletely formed heart valve.
Yol tarifi eksik görünüyor.
- The directions seem incomplete.
Salata; zeytinyağı, kızarmış ekmek parçaları ve fındık olmadan eksiktir.
- The salad is incomplete without olive oil, croutons and nuts.
He got four incompletes out of five courses last semester.
The shiniest of the red balls. (Identifies an object but lacks a verb which assigns any action to the object).