including both men and women

listen to the pronunciation of including both men and women
İngilizce - Türkçe
erkekli kadınlı/dişili
mixed
karışık

Bu konuda karışık duygularım var. - I have mixed feelings about this.

Film karışık eleştiriler aldı. - The movie received mixed reviews.

mixed
{s} karma

Sen karma şirkette söylediklerin konusunda daha dikkatli olmalısın. Ben sadece senin şaka yaptığını biliyorum, ama herkes anlamayacaktır. - You should be more careful about what you say in mixed company. I know you're just joking, but not everyone would understand.

Sovyetler Birliği ve Batılı Müttefikler arasındaki ilişkiler karmaşıktı. - Relations between the Soviet Union and the western Allies were mixed.

mixed
katkılı
mixed
fonograf
mixed
{f} karıştır

Tereyağı ve şekeri birlikte karıştırdı. - She mixed the butter and sugar together.

Eski püskü bazı şeylerle karıştırdı. - He is mixed up with something shabby.

mixed
çeşitli
mixed
{f} karıştır: adj.karışık
mixed
karma karışık
mixed
{s} melez

Tamamen Asyalı gibi görünmesine rağmen Takahaşi'nin melez olduğunu duydum. - Although Takahashi looks completely Asian, I've heard he's of mixed blood.

mixed
karıştırılmış
mixed
{s} katışık
mixed
mixed marriage değişik din ve milletten
mixed
{f} karıştır: adj.karma
mixed
kanşık
mixed
mixed doubles tenis her iki tarafta birer kadınla birer erkek olarak oynanılan oyun
mixed
(Askeri) KARIŞIK: Topçuda; eşit miktarda hem havada hem satıhta paralanan bir grup atımın, yalnız paralanma yüksekliği için uygulanan atım kıymetlendirmesi
mixed
çiftler mixed fractiontam sayılı bayağı kesir mixed group karma grup
mixed
(sıfat) karışık, melez, karma, katışık, karışmış
İngilizce - İngilizce
mixed
including both men and women

    Heceleme

    in·clud·ing both men and wo·men

    Türkçe nasıl söylenir

    înkludîng bōth men ınd wîmın

    Telaffuz

    /ənˈklo͞odəɴɢ ˈbōᴛʜ ˈmen ənd ˈwəmən/ /ɪnˈkluːdɪŋ ˈboʊθ ˈmɛn ənd ˈwɪmən/