O meşhur bir sanatçıdır.
- He is a famous artist.
Zülfikar, dördüncü İslam halifesi olan Hazret-i Ali'nin meşhur kılıcıydı.
- Zulfiqar was the famous sword of Hazret-i Ali, fourth caliph of Islam.
Onun kitabı sadece İngiltere'de ünlü değil, Japonya'da da ünlü.
- His book is famous not only in England but also in Japan.
Şarkıcı sadece Japonya'da değil, aynı zamanda Avrupa'da da ünlü.
- The singer is famous not only in Japan but also in Europe.
Michael Jackson, Abd'nin en tanınmış şarkıcısıydı.
- Michael Jackson was the most famous singer in the United States.
Mary tanınmış bir pop yıldızıdır.
- Mary is a famous pop star.
Biz mükemmel bir biçimde geçindik.
- We got along famously.
... he wasn't in the public eye. Now, you guys can't afford to experiment with the Blogger ...