Gerçek ortada yatıyor.
- The truth lies in the middle.
Kağıdı ortadan katla.
- Fold the paper in the middle.
Konuşmasının ortasında bayıldı.
- He fainted in the midst of his speech.
Tom felaketin ortasında her zaman hakkında gülecek bir şey bulan kişi türüdür.
- Tom is the kind of person that, in the midst of disaster, always finds something to laugh about.