in the flesh

listen to the pronunciation of in the flesh
İngilizce - Türkçe
(Konuşma Dili) gerçekte
dünya gözüyle
(Konuşma Dili) kendisi
canlı
bizzat
(deyim) sahsen,bizzat ,kendisi
yaşayan
bizzat kendisi
şahsen
in person
bizzat

Bizzat görünmek zorundasın. - You have to appear in person.

Onunla bizzat konuşmalısın. - You must talk to her in person.

in person
bizzat kendisi

Tom oraya bizzat kendisi gitti. - Tom went there in person.

in person
şahsen

Tom bize şahsen geleceğini söyledi. - Tom told us that he'd come in person.

Senin adına birini göndermek yerine, sen gitsen ve şahsen konuşsan daha iyi olur. - Instead of sending somebody on your behalf, you had better go and speak in person.

in flesh
etine dolgun
in-the-flesh
in-the-eti
in flesh
şişman
in flesh
semiz
İngilizce - İngilizce
Present in a physical body; in person
an appearance carried out personally in someone else's physical presence; "he carried out the negotiations in person"; "a personal appearance is an appearance by a person in the flesh"
in person
in the flesh

    Türkçe nasıl söylenir

    în dhi fleş

    Telaffuz

    /ən ᴛʜē ˈflesʜ/ /ɪn ðiː ˈflɛʃ/

    Videolar

    ... make their flesh creep, wouldn't it? ...