Neden haberdar değildim?
- Why was I not informed?
Polis kazadan bizi haberdar etti.
- The police informed us of the accident.
Bu program sizin bilgili kalmanızı sağlar.
- This programme allows you to stay informed.
Bizi bilgili tuttuğun için teşekkürler.
- Thanks for keeping us informed.
O, plandaki değişiklikler hakkında beni bilgilendirdi.
- He informed me about the changes in the plan.
Polis kazayla ilgili bizi bilgilendirdi.
- The police informed us of the accident.
Müzik öğretmenimiz bana Viyana'yı ziyaret etmemi tavsiye etti.
- Our music teacher advised me to visit Vienna.
Ben ona dinlenmesini tavsiye ettim.
- I advised him to take a rest.
Müzik öğretmenimiz bana Viyana'yı ziyaret etmemi tavsiye etti.
- Our music teacher advised me to visit Vienna.
Erkek kardeşim bana sigara içmeyi bırakmamı tavsiye etti.
- My brother advised me to stop smoking.