in fashion

listen to the pronunciation of in fashion
İngilizce - Türkçe
moda olmak
modaya uygun
moda

Modadaki bu değişimlere ayak uyduramıyorum. - I can't keep up with these changes in fashion.

Uzun etekler modada çok fazladır. - Long skirts are very much in fashion.

modada
biçiminde
cool
{s} klas

Bana gelince, uluslar arası klas bir insan olmaya çabalamak yerine, açık fikirli bir dünya insanı olmak istiyorum. - As for me, instead of trying to be a cool, international man, I would like to be an open-minded earth person.

Ben topal olmak istemiyorum. Ben klas olmak istiyorum. - I don't want to be lame; I want to be cool!!

cool
{f} serinletmek
cool
{f} yatışmak
be in fashion
moda olmak
cool
serinleşmek
in a fashion
şöyle böyle
to be in fashion
moda olmak
cool
serinlik

Nehre vardığımızda bir serinlik hissettik. - We felt the coolness when we arrived at the river.

cool
sakinlik
cool
soğukkanlı

Soğukkanlılığını kaybetme. - Don't lose your cool.

Sarah'nın genç arkadaşları korkmaya başladı. Sadece o soğukkanlılığını korudu ve arkadaşlarını rahatlattı. - Sarah's young friends were starting to be scared. Only she kept her cool and reassured her friends.

cool
serinlemek

Bir domuz serinlemek için çamurda yuvarlanır. - A pig will wallow in the mud in order to cool down.

Yazın serinlemek için en sevdiğin yol nedir? - What's your favorite way to stay cool in the summer?

cool
soğutmak

Güneşe göre bir evin yönünü değiştirerek evi ısıtmak ya da soğutmak için gerekli ya da boşa harcanmış enerjinin yüzde otuzunu tasarruf edebilirsiniz. - By simply changing the orientation of a house in relation to the sun, you can save up to thirty percent of the energy required or wasted for heating or cooling it.

Tom soğutmak için pastayı mutfak penceresi eşiğine koydu. - Tom put the pie on the kitchen windowsill to cool.

cool
serinkanlılıkla
in a fashion
Bir moda
cool
Soğukkanlılığını kaybetti
cool
{s} tamı tamına
cool
mükemmel

Norveç Reggae'si çok harika. Sadece mükemmel. - Norwegian reggae is very cool. Simply excellent.

cool
serinsoğukkanlılık
cool
He blew his cool
cool
{s} abartısız
cool
{s} insanı serin tutan (giysi)
in the fashion
rağbette
in the fashion
biçiminde
in the fashion
tarzında
in the fashion
moda

Moda dünyasında yaşıyorlar. - They live in the fashion world.

in the fashion
şeklinde
in the fashion
gibi
İngilizce - İngilizce
fashionable, in style

Disco went out of style in the 1980s, but is now in fashion again.

cool
popular, in style
in the fashion
{a} alamode
in the fashion
fashion
in fashion

    Heceleme

    in fash·ion

    Türkçe nasıl söylenir

    în fäşın

    Zıt anlamlılar

    out of fashion

    Telaffuz

    /ən ˈfasʜən/ /ɪn ˈfæʃən/

    Videolar

    ... could participate and help build in some fashion. ...
    ... not just beauty tips, but fashion tips, or relationship ...