Çok fazla aksiyon içermeyen filmlerde hep sıkılırım.
- I'm always bored with films that have little action.
O hep soluk görünüyor.
- She always looks pale.
Anne her zaman sabahları erken kalkar.
- Mother always gets up early in the morning.
Bill her zaman dürüsttür.
- Bill is always honest.
Daima doğruyu söyledim.
- I've always told the truth.
Bana daima yardım ettiniz.
- You've always helped me.
Ne olursa olsun elimden gelenin en iyisini yapacağım.
- In any event, I will do my best.
Her halükarda, yarın gideceğim.
- I will leave tomorrow, in any event.
I thought I could always go back to work.