in any case

listen to the pronunciation of in any case
İngilizce - Türkçe
her hâlükârda

Her halükarda çok geç. - In any case, it's too late.

Her halükârda o senin ağabeyin. - In any case, he's your big brother.

herhalde
her halukarda

Her halukarda, bu işi yarına kadar bitirmek zorundayım. - In any case, I must finish this work by tomorrow.

Her halukârda endişelenmene gerek yok. - In any case, you don't need to worry.

buna karşın
(Konuşma Dili) her surette
illa
her türlü
her ne koşulda
ille
her halde
Nasıl olursa olsun, her hâlükârda, ne olursa olsun, her halükârda, illâki
zaten

Her durumda, ben zaten tamamen size affettim. - In any case, I've already entirely forgiven you.

1. ne olursa olsun, her halükârda, her halde: İn any case you be there. Ne olursa olsun sen orada ol. 2. zaten: İn any case you couldn´t have seen her. Zaten onu göremezdin
nasıl olursa olsun
ne olursa olsun

Ne olursa olsun, varsayımında hatalısın. - In any case, you are wrong in your conjecture.

Ne olursa olsun düşüncemi değiştirmeyeceğim. - In any case, I won't change my mind.

(Fiili Deyim ) her halde , ne olursa olsun , mutlaka
illâki
behemehal
in case
takdirde: In case it's necessary, I can work late. Gerektiği takdirde geç vakte kadar çalışabilirim
in case
eğer diye
in case
ihtimaline karşı

Geç kalma ihtimaline karşın acele et. - Make haste in case you are late.

Onun gelme ihtimaline karşı hazır olsan iyi olur. - You had better be ready in case he comes.

in case
(Fiili Deyim ) -dığı takdirde
in case
takdirde

Gelemediği takdirde, onun yerini almak zorunda kalacaksınız. - You'll have to take his place in case he can't come.

Yangın olduğu takdirde bu butona bas! - Push this button in case of fire!

in case
ise
in case
diye

Birisi içeri girmeye çalışır diye kapıyı kilitledim. - I locked the door, in case someone tried to get in.

Tom ihtiyacı olur diye bıçağını getirdi. - Tom brought his knife just in case he needed it.

in case
şayet
in case
-sı halinde
in case
-sı durumunda
in case
durumunda

Yangın durumunda, bu düğmeye basın. - In case of fire, press this button.

Yangın durumunda bu camı kır. - Break this glass in case of fire.

in case
takdirde: - İ can work late in case it's necessary.Gerektiği takdirde geç vakte kadar çalışabilirim
in case
olur diye, ...-ir diye
in case
dolayısıyla
whether or not
sada ...masada (Örnek: gelsede gelmesede)
whether or not
sa da, ...masa da
ın any case
herhangi bir durumda
anywise
her nasıl olursa
anywise
herhangi bir şekilde
anywise
hiçbir şekilde
anywise
bir şekilde
in case
vuku halinde
İngilizce - İngilizce
at any rate, anyhow
whether or not

They've only been married a very few weeks, whether or not.

anywise
used to indicate that a statement explains or supports a previous statement; "Anyhow, he is dead now"; "I think they're asleep; anyhow, they're quiet"; "I don't know what happened to it; anyway, it's gone"; "anyway, there is another factor to consider"; "I don't know how it started; in any case, there was a brief scuffle"; "in any event, the government faced a serious protest"; "but at any rate he got a knighthood for it"
making an additional point; anyway; "I don't want to go to a restaurant; besides, we can't afford it"; "she couldn't shelter behind him all the time and in any case he wasn't always with her"
in any event, in any situation, anyhow, anyway
in case
In the event; should there be a need

In case of emergency, break glass.

in case
by chance that, if
in case
if there happens to be need; "in case of trouble call 911"; "I have money, just in case"
in case
if there happens to be need; "in case of trouble call 911"; "I have money, just in case
in any case

    Heceleme

    in a·ny case

    Türkçe nasıl söylenir

    în eni keys

    Telaffuz

    /ən ˈenē ˈkās/ /ɪn ˈɛniː ˈkeɪs/

    Videolar

    ... media in any case. ...